performans sorunları, fiziksel ve psikolojik faktörlerden kaynaklanabilir. Stres, yanlış ilaç kullanımı ve kaygı gibi etkenler süreci olumsuz etkileyebilir.

SORU :

"Sayın Doktor, Performansım Gitti, Bir Daha Gelmedi!"

Sevgili Hocam

Ben bir erkek olarak yazıyorum ama içimdeki çocuk hâlâ ağlıyor... Çünkü geçen gün ‘hadi romantik bir gece yapalım’ dedik, loş ışıklar, hafif müzik, mum falan... Ama performans? Tatile çıkmış, haber vermemiş! Hanım gözümün içine bakıyor, ben de klimaya suç atıyorum: “Bugün biraz yorgunum galiba…” O an hem suçluyum hem de uykum kaçık. Birinci senaryoyu yaşıyorum, Hollywood filmi gibi ama düşük bütçeli!

İkinci akşam “Hadi bakalım toparla kendini!” dedim. Enerjimi topladım, çakraları açtım, yoga bile yaptım. Her şey güzel gidiyor derken... Birden bağlantı kesildi, sistem çöktü. “Beni bi’ salın” dedim içimden ama dışımdan sadece “Uykum geldi” çıkabildi. Sırtımı döndüm, tavanı izleyerek uykuya dalmaya çalıştım. Eşim tedirgin, ben trajik.

Üçüncü gece? Hah işte o gece... Fazla heyecan, erken sevinç! Daha perde açılmadan final oldu! Hanım şaşkın, ben "bu sefer kesin boşandık" havasındayım. Cinsel hayat değil, lunapark treni gibi: hızlı başlıyor, ani bitiyor.

Sonunda kafayı yedim, eczaneye koştum. “Bir şeyler ver abi, performans lazım!” dedim. Adam vitamin verdi, ben yine tavanı izledim. Neyse ki siz yazmışsınız: “Kendi kendinize ilaç almayın” diye. Hemen bıraktım, zar zor kurtardım kendimi Viagra bağımlılığından!

Şimdi anladım ki, seks de bazen kafayla ilgiliymiş. Tansiyon gibi düşünün; stres çıkarsa basınç düşüyor! Ama artık kararımı verdim: Profesyonel yardım şart. 2 ay falan beklemeye de niyetim yok. Bir daha mum ışığında rezil olursam, o mumla kendimi mumyalayacağım!

Saygılarımla,
Performansı Yolda Kalan Adam

CEVAP:

Sayın "Performansı Yolda Kalan Adam",

Öncelikle mektubunuzu kahkahalar eşliğinde, gözümden yaşlar akarak okudum. Kliniğimizin tarihi boyunca bu kadar içten, bu kadar dürüst ve bu kadar “performans temalı” bir mektup almamıştık. Tebrik ederim, yaşadıklarınızı Shakespeare bile bu kadar dramatik ama aynı anda mizahi anlatamazdı!

Şimdi gelelim meseleye.

İlk senaryoda “Yorgunum” bahanesiyle kaçmak... Klasik! Bu, erkekler camiasının Oscar ödüllü taktiklerinden biridir. Ancak sevgili dostum, bu maçı sürekli pas geçerseniz kulübede oturtulursunuz, haberiniz olsun.

İkinci senaryo: Sistemi başlatmaya çalışırken “Windows güncellemesi” gibi çökmesi... Ah be kardeşim, senin yaşadığın tam bir "bağlantı hatası". Bu durumda yapılacak en mantıklı şey teknik servise (yani bize) başvurmak. Sırtını dönüp uyumak çözüm değil, o sırada eşiniz muhtemelen Google’a “Kadınlar için sabır kursu” yazıyor.

Üçüncü senaryo... O hız, o ani final... Maalesef “erken kalkış yapan uçaklar” bizim hava sahamızda sık rastlanan bir durum. Ama bak yine de inişi yapmışsın, en azından pistte kaldın diyelim.

Gelelim ilaç işine... Eczaneye gidip “performans lazım” demek, manava gidip “şöhret ver abi” demekle aynı mantık. Olmaz! Performans ilaçları, uzmanın gözetimi olmadan kullanılmaz. Hem ruhsal hem fiziksel olarak toparlanmak istiyorsan, önce beynin “hadi başlıyoruz” demeli, vücut da “hazırım komutanım” demeli.

Seninle gurur duyuyorum, çünkü en zor adımı atmışsın: “Bu işte bir problem var” demek. Erkek milleti genelde bunu futbol takımına söyler, kendine değil. Ama sen iç görü sahibisin. Şimdi yapacağın tek şey: Randevunu al, çayını kahveni iç, gelsin egzersizler, terapiler, gerekirse kısa süreli destekler. Unutma, performans yalnızca yatakta değil, hayatta da geri döner.

Ve şunu da unutma: Şarjı bitmiş bir telefon bile biraz sabır ve doğru kabloyla full şarj olur. Senin de ihtiyacın olan şey bu: Doğru kablo = doğru destek!

Yarınlar seninle olsun… ve bu kez finali sen yap!

Sağlıklı, neşeli ve "daha uzun" gecelere,