Böbrek taşı neden bu kadar yaygınlaştı?
Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte artan sıcaklıkların da etkisiyle sıvı kaybı hızla artıyor. Bu durum, Türkiye’de toplum sağlığını tehdit eden önemli bir sorunu yeniden gündeme getiriyor: Böbrek taşı hastalığı. Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Ramazan Gökhan Atış, genetik yatkınlık, yanlış beslenme alışkanlıkları ve yetersiz su tüketiminin böbrek taşı riskini artırdığını belirtiyor. Türkiye'de yapılan araştırmalar, her 8 kişiden birinde böbrek taşı görüldüğünü ve bunun yaklaşık 10 milyon kişiyi etkilediğini ortaya koyuyor.
Böbrek taşı riskini azaltmak için nasıl beslenmeliyiz?
Beslenme alışkanlıklarının taş oluşumundaki etkisine dikkat çeken Prof. Dr. Atış, özellikle protein ağırlıklı beslenme biçiminin ve aşırı tuz tüketiminin riski artırdığını vurguluyor. Günlük sıvı alımının önemine değinen Atış, “Günde en az 2,5 litre sıvı tüketilmeli ve bu sıvı gün boyunca eşit şekilde alınmalıdır. Ayrıca yemeklere fazladan tuz eklenmemeli ve protein tüketimi kişinin kilosuna göre sınırlandırılmalıdır. Örneğin, 70 kilo ağırlığında biri için ideal günlük protein miktarı 70 gramdır” ifadelerini kullandı.
Her böbrek taşı cerrahi müdahale gerektirir mi?
Böbrek taşlarının her zaman ameliyatla tedavi edilmediğini belirten Prof. Dr. Atış, “Taş, idrar akışında tıkanıklığa, enfeksiyona veya ağrıya neden olmuyorsa, cerrahi bir müdahaleye gerek kalmayabilir. Ancak bu semptomlardan biri bile varsa mutlaka müdahale edilmelidir” açıklamasında bulundu. Modern tedavi yöntemlerine de değinen Atış, 2 cm’den küçük taşlar için vücut dışından şok dalgalarıyla kırma (ESWL) yönteminin sıklıkla tercih edildiğini, bu yöntemin uygun olmadığı durumlarda ise kapalı endoskopik yöntemlerle lazer kullanılarak taşların toz haline getirildiğini ifade etti.
Modern yöntemlerle tedavi nasıl uygulanıyor?
Gelişen teknolojinin sunduğu imkânlarla, büyük boyutlu taşların bile artık açık ameliyat gerektirmeden tedavi edilebildiğini aktaran Atış, “Bel bölgesinden yalnızca 1 cm’lik küçük bir kesiyle taşları çıkarmak mümkün hale geldi. Bu yöntem sayesinde iyileşme süresi de oldukça kısalıyor” dedi.
Tekrarlayan taş oluşumu nasıl önlenebilir?
Sadece tedavi değil, koruyucu önlemler de böbrek sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Atış, taşın kimyasal yapısına göre belirlenen ilaç tedavileri ile tekrar taş oluşumunun engellenebileceğini belirtti. Ayrıca yaşam tarzı değişikliklerinin, düzenli fiziksel aktivitenin, dengeli beslenmenin ve ideal kilo aralığında kalmanın da böbrek sağlığını korumada etkili olduğunu vurguladı.