ALTIN, DÖVİZ VE FONLAR NEDEN ÖNE ÇIKTI?
Son beş yıllık dönemde yatırım dünyası, alışılmışın dışında gelişmelere sahne oldu. Küresel salgın, jeopolitik risklerdeki artış, yüksek enflasyon ve sert dalgalanan döviz kurları, yatırım kararlarını her zamankinden daha belirleyici hale getirdi. Türkiye’de tasarruf sahipleri, yüksek getiri arayışıyla farklı yatırım araçlarını değerlendirirken, altın ve döviz gibi geleneksel güvenli limanlar ile yatırım fonları dikkat çekici bir performans ortaya koydu.
ALTIN VE DÖVİZ NE KADAR KAZANDIRDI?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 2019 yılında yatırım yapılan 10 bin TL’nin 2024 yılı sonundaki değerleri oldukça çarpıcı. Külçe altın, yüzde 982 oranında değer kazanarak 10 bin TL’yi 108 bin 155 TL’ye taşıdı. Döviz cephesinde ise dolar bazlı yatırımlar, yüzde 493 artış göstererek aynı miktardaki parayı 59 bin 288 TL seviyesine ulaştırdı. Her iki yatırım aracı da nominal olarak yüksek getiriler sağladı. Ancak bu getiriler, dalgalı ve öngörülemeyen piyasa hareketleriyle birlikte geldi.
MEVDUAT ENFLASYONA YENİK Mİ DÜŞTÜ?
Yatırımcıların geleneksel tercihlerinden biri olan mevduat faizleri, aynı dönemde enflasyon karşısında değer kaybetti. 2019-2024 arasında ortalama yüzde 22,3 getirisi olan mevduat, 10 bin TL’yi yalnızca 27 bin 335 TL seviyesine çıkarabildi. Buna karşılık aynı dönemdeki yıllık ortalama bileşik enflasyon oranı yüzde 43,5 olarak hesaplandı. Bu tablo, faiz getirilerinin reel anlamda birikimi korumakta yetersiz kaldığını ortaya koydu. Enflasyona karşı sermayesini korumak isteyen yatırımcılar için mevduat artık güvenli liman olmaktan uzaklaştı.
YATIRIM FONLARI VE STRATEJİK YÖNETİM NE KADAR ÖNEMLİ?
Alternatif yatırım araçları arasında son yıllarda öne çıkan bir diğer yapı ise profesyonelce yönetilen yatırım fonları oldu. Bu fonlar içerisinde, özellikle kurumsal ve mesleki emeklilik yapıları dikkat çekti. Türkiye’nin en büyük mesleki emeklilik yapılarından biri olan OYAK’ın 2024 yılına ilişkin açıkladığı yüzde 55,2’lik nema oranı, yıl içinde altın ve dolar gibi enstrümanları geride bıraktı. Aynı yapının 2019 yılında 10 bin TL yatıran bir üyesi, 2024 sonunda yaklaşık 121 bin 959 TL’ye ulaşan bir birikime sahip oldu. Bu da beş yıllık sürede yaklaşık 11 katlık bir artış anlamına geliyor.
YATIRIMCILAR GELECEĞİ NASIL PLANLAMALI?
Son beş yılın yatırım tablosu, sadece geriye dönük bir performans özeti sunmakla kalmayıp, aynı zamanda geleceğe yönelik portföy stratejilerine de ışık tutuyor. Altın ve döviz gibi güvenli limanlar, volatiliteye rağmen yüksek kazanç sağladı. Ancak uzun vadede asıl kazancın stratejik portföy çeşitlendirmesi ve profesyonel yatırım yönetimiyle elde edilebileceği yönünde veriler güç kazandı. Ekonomik belirsizliklerin sürdüğü bir ortamda, yatırımcıların sadece kazanç değil, sermaye koruma stratejilerini de ön planda tutmaları gerektiği anlaşılıyor.
