TÜSİAD Başekonomisti Uyardı: Ekonomide Arz Şoku Mu Yaşanıyor?
Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, Türkiye ekonomisine ilişkin yaptığı değerlendirmede dikkat çekici uyarılarda bulundu. Yaşanan ekonomik gelişmeleri net bir "arz şoku" olarak tanımlayan Altınsaç, bunun sonucunun "stagflasyon" olabileceği yönünde önemli bir öngörüde bulundu. Altınsaç'ın açıklamaları, ekonomik çevrelerde yeni bir tartışma başlatırken, piyasaların ve politika yapıcıların nasıl bir strateji izleyeceği merak konusu oldu.
Arz Şoku Nedir ve Türkiye Ekonomisi Neden Bu Riskle Karşı Karşıya?
Altınsaç’a göre, Türkiye ekonomisinde şu anda gözlemlenen durum klasik bir arz şoku. Arz şoku, ekonomide üretim kapasitesini doğrudan etkileyen, mal ve hizmet arzını kısıtlayan, bunun sonucunda ise fiyatlarda keskin artışa yol açan beklenmedik gelişmeleri tanımlıyor. Bu tür şoklar, özellikle enerji, gıda ve emtia gibi temel sektörlerde yaşandığında, ekonomi üzerinde derin ve kalıcı etkiler bırakabiliyor.
Başekonomist Altınsaç, arz yönlü sıkıntıların sadece geçici fiyat artışlarına değil, aynı zamanda ekonomik büyümenin yavaşlamasına da neden olduğunu vurguladı. Bu durumun kontrol altına alınamaması hâlinde, ekonominin hem enflasyon hem de durgunlukla aynı anda mücadele etmek zorunda kalacağını belirtti.
Stagflasyon Tehlikesi Gerçek Mi?
Altınsaç’ın açıklamalarında öne çıkan bir diğer önemli konu ise stagflasyon riski. Stagflasyon, yüksek enflasyonla birlikte ekonomik durgunluğun aynı anda yaşandığı bir durumu ifade ediyor. Bu süreçte işsizlik oranları artarken, fiyatlar yükselmeye devam ediyor ve para politikasının etkinliği ciddi şekilde sınırlanıyor.
Gizem Öztok Altınsaç, özellikle son dönemdeki verilerin bu tür bir senaryoyu desteklediğini ve Türkiye ekonomisinin stagflasyonun eşiğinde olabileceğini belirtti. Altınsaç, "Net bir şekilde yaşanan arz şoku var ve bu durumun sonu stagflasyon olabilir" diyerek uyarıda bulundu.
Ekonomi Yönetimi Nasıl Bir Yol Haritası İzlemeli?
Uzmanlar, böyle bir ekonomik ortamda geleneksel para politikası araçlarının sınırlı etki göstereceğine dikkat çekiyor. Arz yönlü şoklara karşı sadece faiz artırımı ya da parasal sıkılaştırma değil, aynı zamanda yapısal reformlara dayalı bir ekonomik dönüşümün gerekliliği vurgulanıyor.
Gizem Öztok Altınsaç’ın bu değerlendirmeleri, özellikle ekonomi yönetimi için önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Ekonomik göstergelerin dikkatle analiz edilmesi, politika adımlarının çok boyutlu olarak planlanması ve en önemlisi arz kapasitesini artırıcı tedbirlerin vakit kaybetmeden devreye alınması gerektiği ifade ediliyor.