Paris'in romantizmi ve eşsiz güzellikleriyle dolu şehir olduğunu vurgulayan bir yazı yazmak istiyorsanız, önce şehrin genel atmosferine odaklanarak başlayabilirsiniz. Bu atmosfer, tarihi yapılar, sanat galerileri, kültürel mekanlar, lezzet durakları ve sokaklarıyla Paris'in çekiciliğini anlatırken seyahat deneyimini yaşayan birinin bakış açısından yazılmış gibi hissettirebilirsiniz.
Paris'in rüyalar diyarı olduğu söylenir ve bu rüyaların izini sürmek için en iyi yol, şehri Emily gibi keşfetmektir. İkonik Eyfel Kulesi'nin gölgesindeki kafeler, sokakları dolduran sanat eserleri, lezzet durakları ve tarihi yapılar, Paris'i adım adım keşfetmenin keyfini yaşatır.
Emily in Paris dizisi, bu büyülü şehrin modern ve renkli yüzünü ekrana taşırken, seyircilere şehri daha yakından tanıma fırsatı sunuyor. İşte Paris'e adım attığınızda yapmanız gereken 6 şey:
-
Kruvasan ve Kahve Keyfi: Paris'in simgesi haline gelmiş kruvasanları ve enfes kahveleriyle gününüze tat katın. Emily'nin tercih ettiği La Boulangerie Moderne gibi mekanlar, Paris'in lezzet dünyasına giriş yapmanızı sağlar.
-
-
Sanat Galerileriyle Paris'in Renkleri: L'Atelier des Lumières gibi sanat merkezleri, şehrin renklerini ve sanatını gözler önüne serer. Emily in Paris'in çekim yerlerini ziyaret ederek sanatın büyüsüne kapılın.
-
-
Gurme Lezzetler: Paris'in kült restoranları ve kafelerinde gurme lezzetleri deneyimleyin. Café de Flore gibi mekanlar, hem damak tadınıza hitap eder hem de şehrin romantik atmosferini sunar.
-
-
Tarihi Noktalar: Pont Alexandre III gibi tarihi köprüler ve Palais Garnier gibi ikonik yapılar, Paris'in tarih kokan atmosferini hissetmenizi sağlar.
-
-
Manzaraları Fotoğraflayın: Eyfel Kulesi'nin manzarası eşliğinde Café de l'Homme gibi mekanlarda unutulmaz fotoğraflar çekin. Paris'in eşsiz manzaralarıyla büyülenin.
-
-
Sokaklarda Kaybolun: Paris'in şık sokaklarında gezinerek şehrin gizemini keşfedin. Her köşede sizi büyüleyen bir detay olabilir.
-
Paris'in romantizmi ve eşsiz güzellikleriyle dolu şehir olduğunu vurgulayan bir yazı yazmak istiyorsanız, önce şehrin genel atmosferine odaklanarak başlayabilirsiniz. Bu atmosfer, tarihi yapılar, sanat galerileri, kültürel mekanlar, lezzet durakları ve sokaklarıyla Paris'in çekiciliğini anlatırken seyahat deneyimini yaşayan birinin bakış açısından yazılmış gibi hissettirebilirsiniz.
Paris'in rüyalar diyarı olduğu söylenir ve bu rüyaların izini sürmek için en iyi yol, şehri Emily gibi keşfetmektir. İkonik Eyfel Kulesi'nin gölgesindeki kafeler, sokakları dolduran sanat eserleri, lezzet durakları ve tarihi yapılar, Paris'i adım adım keşfetmenin keyfini yaşatır.
Paris'i keşfetmek, sadece bir seyahat değil, büyülü bir deneyimdir. Bu şehrin romantizmi, sanatı, lezzetleri ve tarihi, her ziyaretçiyi etkisi altına alır ve unutulmaz anılar biriktirir.
Paris'i keşfetmek, sadece bir seyahat değil, büyülü bir deneyimdir. Bu şehrin romantizmi, sanatı, lezzetleri ve tarihi, her ziyaretçiyi etkisi altına alır ve unutulmaz anılar biriktirir.
Romantizm, rüyalar ve ikonik filmlerin şehri Paris, Parislilerin mesafeli tavırlarına karşın Eyfel Kulesi, tarihi kafeleri ve zarif mimarisiyle hem klişelerin hem de seyahat hayallerinin başrolü olmayı sürdürüyor. Bu popülerlik yüzyıllardır devam ediyor ve diziler, filmler sayesinde Paris'i daha da yakından tanıyoruz. Emily in Paris'in modern, renkli ve dinamik anlatımı da zihnimizde yepyeni bir merak kapısı aralıyor.
Şimdi, sevilen dizi Emily in Paris'in rengarenk perspektifiyle şehirde yapabileceklerinizi mercek altına alıyoruz. Emily ile Paris'in hakkını veren eğlenceli ve hareketli bir keşfe hazır olun.
Dizide Emily'nin evinin hemen ilerisinde yer alan La Boulangerie Moderne, kocaman bol tereyağlı kruvasanların tadını çıkardığı yer de Paris'te gerçekten de bulunan bir dükkân. Dizinin bölümlerinden burayı yakalayıp Paris seyahatinize ekleyebilirsiniz.
Paris ne kadar gezerseniz gezin daima keşfedilecek bir yerleri olan şaşırtmayı seven bir kent. Emily in Paris'i izlerken bunu çok iyi bir şekilde anlıyoruz. Dolu dolu bir seyahat sunan Paris'in deneyimlenmesi gereken en güzel yanlarından biri ise sanat galerileri. Emily in Paris çekim yerleri arasında olan ve Emily'nin arkadaşlarıyla oldukça keyifli anlar geçirdiği L'Atelier des Lumières, farklı sanatçıların eserlerini müzik ve video gösterileriyle zenginleştiren bir sanat merkezi. Paris'e geldiğinizde burayı ziyaret etmeyi unutmayın!
Kült Restoran ve Kafelerde Gurme Lezzetlerin Tadına Bakın
Paris deyince akla ilk gelenler romantizm ve gastronomi. Haliyle Emily in Paris'te de şık restoranlara ve Fransız lezzetlerine oldukça yer veriliyor. Emily in Paris çekim yerlerinde şehrin en gurme en güzel restoranlarını sık sık görebiliyorsunuz. Dizideki gastronomik yolculukta ilk durağınız Paris'in meşhur mekânlarından biri olup Emily in Paris çekilen yerler arasında sıralayabileceğimiz Café de Flore olabilir. Bir zamanlar ünlü sanatçıların, aydınların uğrak noktası olan bu kafe, Paris'te vakit geçireceğiniz en özel yerlerden biri. Kafenin en sevilen lezzetlerinden olan sıcak çikolatanızı alıp Albert Camus, Picasso ve Jean-Paul Sartre ile aynı masada otururmuşçasına Paris'in tadını çıkarın.
Şık bir akşam yemeği için siz de Emily ve iş arkadaşları gibi Paris ruhunu nefis bir şekilde yansıtan Le Grand Véfour'u tercih edebilirsiniz. Tabii rezervasyon için biraz hızlı olmanız gerek. Keyifli bir öğle yemeğinden sonra ise Emily in Paris çekilen yerler arasındaki Le Jardins du Palais-Royal (Palais-Royal bahçeleri) dinlenmek için çok hoş bir seçenek.
Şehrin Tarihi Noktalarını Ziyaret Edin
Emily in Paris çekim yerlerini keşfederken şehrin tarih kokan noktalarını da ziyaret etmemiz şart. Dizinin senaryosuna serpiştirilen tarihi mekânlar, dikkat çekici sahnelerle hafızalara kazınıyor. Örneğin dizide üzerindeki parfüm reklamıyla dikkat çeken Pont Alexandre III isimli köprü, Sen Nehri manzarasıyla unutulmaz anlar sunuyor.
Dizide yer verilen ve Paris'in ikonik tarihi noktalarından biri olan opera binası Palais Garnier, Paris gezilecek yerler listenizde mutlaka yer almalı. Emily'nin ünlü oyuncu Audrey Hepburn'den ilham alan kıyafeti ve zarifliğiyle dikkat çektiği bu sahnede operanın ihtişamı da göz dolduruyor. Garnier Operası için Emily in Paris lokasyonlarının ne görkemlisi diyebiliriz.
