İzmir’de yürütülen büyük çaplı yolsuzluk soruşturması kapsamında, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Belediye iştiraklerinden İZBETON A.Ş. üzerinden taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk yapıldığı iddialarıyla başlatılan soruşturma, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
157 ŞÜPHELİ HAKKINDA GÖZALTI KARARI VERİLDİ
Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından koordine edilen ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla yürütülen soruşturma çerçevesinde, aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun da yer aldığı toplam 157 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Soruşturmanın temelini, Sayıştay raporları, mülkiye müfettiş raporları ve bilirkişi incelemeleri oluşturdu.
137 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI, 119’U ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
1 Temmuz tarihinde başlatılan eş zamanlı operasyonlarla 137 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan kişilerden 119’u emniyetteki ifade işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da bu kapsamda adliyeye çıkarılan isimler arasında yer aldı. Kalan 18 şüpheliye ilişkin işlemlerin sürdüğü bildirildi.
14 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI, 3 KİŞİ ADLİ KONTROLLE SERBEST KALDI
Yapılan yargılama neticesinde aralarında Şenol Aslanoğlu ve Heval Savaş Kaya’nın da bulunduğu 14 kişinin tutuklanmasına karar verildi. 3 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 4 kişi sulh ceza hâkimliğine sevk edildi. Adli kontrolle serbest kalan isimler arasında İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ulaş Aydın ve Ertan Dikmen yer aldı.
SAVCILIK, "İHALEYE FESAT VE NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK" SUÇLAMASI YAPIYOR
Soruşturma dosyasına yansıyan bilgilere göre, şüphelilere “ihaleye fesat karıştırma” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlamaları yöneltiliyor. Belediye iştiraki olan İZBETON A.Ş.’nin kamu kaynaklarının usulsüz şekilde kullanılarak taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk yapıldığı, ihalelerin belirli kişi ve şirketler lehine yönlendirildiği ileri sürülüyor.
