KOMŞUDAKİ DEPREMİN UCU ANADOLU’DA MI?
Kuzey Anadolu Fayı Ege Denizi’nde de Aktif mi?
7 Haziran 2025’te Yunanistan’ın Athos bölgesinde meydana gelen 5.4 büyüklüğündeki deprem, Türkiye’de özellikle Tekirdağ’dan dahi hissedildi. Depremin merkez üssü, Kuzey Anadolu Fayı'nın (KAF) Ege Denizi’ne uzanan son noktasında yer aldı. Bu durum, İstanbul’u da etkileyen Saroz Körfezi'nden Ege'ye uzanan aktif fay hatlarının yalnızca Türkiye için değil, bölge ülkeleri için de önemli bir risk unsuru olduğunu ortaya koydu. Uzmanlara göre bu tür depremler, bölgedeki tektonik gerilimin sürdüğünü gösteriyor.
Athos Bölgesi Ne Kadar Riskli?
Athos Yarımadası ve çevresi, geçmişte de büyük depremlere sahne oldu. 8 Kasım 1905’te ve 26 Eylül 1932’de 7.0 ve üzeri büyüklükte sarsıntılar kayıtlara geçti. Ayrıca, 24 Mayıs 2014’te Gökçeada açıklarında meydana gelen 6.9 büyüklüğündeki deprem, hem Türkiye hem Yunanistan’da ciddi hasarlara yol açmıştı. Afet Yönetimi Uzmanı Doç. Dr. Bülent Özmen’e göre, bu bölgede halen kırılmamış fay segmentleri mevcut ve 7 büyüklüğüne yakın depremler potansiyel olarak beklenebilir.
Türkiye Bu Depremlerden Nasıl Etkilenir?
Ege kıyısındaki iller; Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın ve Muğla gibi şehirler 1. derece deprem bölgesi olarak tanımlanıyor. Gerek kara içindeki fay hatları gerekse deniz içindeki sismik yapıların oluşturabileceği riskler nedeniyle bu iller için deprem tehdidi her zaman geçerli. Doç. Dr. Özmen, geçmişte Sisam açıklarında meydana gelen ve İzmir’de büyük yıkıma neden olan depremin, merkez üssüne uzak kentlerin de ciddi şekilde etkilenebileceğinin göstergesi olduğunu ifade etti.
Ege Denizi’nde Tsunami Riski Var mı?
Tsunami, özellikle Ege Denizi’nde deprem sonrası en çok merak edilen risklerden biri. Ancak ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, 7 Haziran’da yaşanan 5.4 büyüklüğündeki depremin tsunami oluşturacak seviyede olmadığını belirtti. Tsunami oluşması için en az 6.7 büyüklüğünde bir depremin gerektiğini ifade eden Yalçıner, bu sınırın Ege için daha da yukarıda olduğunu kaydetti. Ege’de etkili bir tsunami için 7.5’in üzerinde bir deprem ya da volkanik patlama gerektiğini vurguladı.
Heyelan ve Lokal Tsunami Riski Nedir?
1905’te yaşanan deprem sonrası yapılan araştırmalar, bölgede su altı heyelanının yaşanmış olabileceğini ortaya koydu. Bu durum, küçük çaplı ancak yerel etkileri olan tsunamilerin oluşabileceğini gösteriyor. Prof. Dr. Yalçıner’e göre, Athos gibi bölgelerde sığ sular, heyelan kaynaklı tsunamiler için uygun zemin oluşturabilir. Ancak bu tür tsunamilerin geniş çaplı yıkıma yol açması beklenmiyor.
Bölgesel Deprem Aktivitesi Ne Yönde İlerliyor?
2025 yılı içerisinde Girit, Santorini ve Rodos çevresinde sıkça hissedilen depremler, bölgede tektonik hareketliliğin devam ettiğini işaret ediyor. Uzmanlara göre, bu depremler birbirine doğrudan bağlı olmasa da, Akdeniz ve Ege bölgesindeki gerilimin arttığını gösteriyor. Bu nedenle, hem bilim dünyası hem kamu otoriteleri açısından Ege’nin sismik aktivitesi yakından takip edilmeli.