Karacabey Şeker Fabrikası'nın Satışı: Bir Tarihin Sonu mu?
Karacabey Şeker Fabrikası'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla 58 milyon 500 bin TL'ye satılması, Türkiye'nin şeker sanayiinde bir dönüm noktasını temsil ediyor. 1935 yılında kurulan ve uzun yıllar boyunca ülkenin şeker ihtiyacına katkıda bulunan fabrika, özelleştirme dalgasında bir başka kurban olarak tarih sahnesinden çekiliyor.
Türkşeker'in Önemi:
- 15 şeker fabrikası, 2 makine fabrikası, 2 alkol fabrikası, 1 tohum işleme fabrikası, 1 emaf ve 1 araştırma enstitüsü barındıran büyük bir KİT.
- Ortadoğu şeker pazarının %65'ine hakim.
- Şeker pancarından şeker üretiyor ve yan ürünleri hayvancılık ve diğer sanayi kollarında hammadde olarak kullanılıyor.
Satışın Etkileri:
- Bölgedeki pancar ekim alanlarının azalmasına ve çiftçinin gelirlerinin düşmesine yol açabilir.
- Şeker fiyatlarının artmasına ve gıda güvenliğinin zayıflamasına neden olabilir.
- Stratejik öneme sahip bir sektörün yabancı sermayeye devredilmesi, ülkenin ekonomik bağımsızlığını zedeleyebilir.
Tepkiler:
- Muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları satışa tepki gösterdi.
- Fabrikanın özelleştirilmesinin bölge ekonomisine ve tarıma zarar vereceği savunuldu.
- Kamuoyunda da satışa karşı bir tepki oluştu.
- Karacabey Şeker Fabrikası'nın satışı, sadece bir fabrikanın kapanması değil, bir ideolojinin de sonunu temsil ediyor. Devletçilik, milliyetçilik ve halkçılık ilkelerine aykırı olan bu satış, ülkemizin ekonomik bağımsızlığını da zedelemektedir. Fabrikanın satılmasıyla birlikte bölgedeki pancar ekim alanları azalacak, çiftçinin gelirleri düşecek ve gıda güvenliğimiz tehlikeye girecektir.